Ev 9. Sayı 19 Mayıs Mücadele, Bağımsızlık ve uyanışın Günü…

19 Mayıs Mücadele, Bağımsızlık ve uyanışın Günü…

Tarafından Yahya DEMELİ

“Asla manda ve himaye kabul etmeyiz.” “Türk Milleti için bağımlı yaşamaktansa ölmek daha iyidir” “Milleti ancak milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” Mustafa Kemal Atatürk         

Millî mücadele ruhunun ateşlendiği, düveli muazzama ’ya karşı, Türk milletinin zafer yürüyüşüyle, vatan topraklarında yeniden uyanışın ve dirilişin başladığı 19 Mayıs “Türk Milleti’nin Uyanış Günü” Kutlu Olsun.

 

19 Mayıs 1919 Atatürk’ün Samsun’a çıkışının, özgürlüğe ilk adımın atıldığı, hürriyet meşalesinin yakıldığı, Millî Mücadelenin başlatıldığı gündür. Bu tarih ile birlikte Türk Milleti, kendi makûs talihini tersine döndürmeye başlayarak, esaret altında var olunamayacağını ve kutsal vatan topraklarımızın işgal edilemeyeceğini de tüm dünyaya göstermiştir. 19 Mayıs aynı zamanda gençliğe verilen önemden dolayı ‘Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızdır.’ 19 Mayıs 1919 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki dönüm noktalarından biridir.

Millî mücadele ruhunun ateşlendiği, düveli muazzama ’ya karşı, Türk milletinin zafer yürüyüşüyle, vatan topraklarında yeniden uyanışın ve dirilişin başladığı 19 Mayıs “Türk Milleti’nin Uyanış Günü” Kutlu Olsun. 

Atatürk’ün16 Mayıs 1919 Cuma günü İstanbul’dan başlayan yolculuğu bir kurtuluş dönemini simgeler. Bu yolculukta gemi kaptanı İsmail Hakkı Durusu dışında 18 kişi eşlik edecektir. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk Bandırma Vapuru ile Samsun’a çıkmıştır ve bugün, İtilaf Devletleri’nin işgaline karşı Türk Kurtuluş Savaşı’nın başladığı gün kabul edilir. 19 Mayıs aynı zamanda milli egemenliğe dayalı, bağımsız Türkiye’nin de doğum günüdür.

İstiklal Harbi ya da Millî Mücadele olarak da anılan Kurtuluş Savaşı 105 yıl önce bugün başladı. 19 Mayıs 1919, Cumhuriyet’in kurulmasıyla sonuçlanacak olan yaklaşık 4,5 yıllık çok zorlu bir dönemin başlangıç günüydü. Atatürk bir söyleşide “Ben 19 Mayıs’ta doğdum” demiştir.

Osmanlı İmparatorluğu I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkmış ve İtilaf Devletleri’nce işgal edilmişti. Bu zor günlerde vatan topraklarını korumak için girişilen ve birçok cephede süren Kurtuluş Savaşı’nda çok büyük mücadeleler verildi.  19 Mayıs 1919, “Ya istiklal ya ölüm!” düşüncesiyle yürütülen Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı olarak tarihe geçmiştir

Milleti ancak milletin azim ve kararı kurtaracaktır!..

Bütün umutların tükenmeye başladığı bir dönemde Mustafa Kemal Atatürk’ün; “Asla manda ve himaye kabul etmeyiz.” “Türk Milleti için bağımlı yaşamaktansa ölmek daha iyidir” “Milleti ancak milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” sloganıyla yola çıkıldı. 19 Mayıs 1919’da 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun’a çıkması, bağımsızlık ve özgürlük mücadelemizin de başlangıcı olmuştur. 21 Haziran’da ise “Yurdun bağımsızlığı ve bütünlüğünün tehlikede olduğunu belirtmiş, ‘Kuvva- i Milliye’yi amil, milli iradeyi hâkim kılmak esastır. Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır.’ diyerek, Türk milletinin kurtuluş kararı için Amasya genelgesi, Erzurum ve Sivas kararları kongre temsilcileri tarafından kabul edilmiş, böylece kurtuluş savaşını başlatmıştır.

Atatürk, Nutuk’ta işgal edilmeye başlanan memleketin genel durumunu anlattıktan sonra “Efendiler, bu durum karşısında bir tek karar vardı. O da millî hâkimiyete dayanan, kayıtsız şartsız, bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak! İşte, daha İstanbul’dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun’da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulamasına başladığımız karar, bu karar olmuştur.” demiştir.

Atatürk, bu bayramı Türk gençliğine armağan etmiştir.

Atatürk, bağımsızlık ve aydınlanma meşalesini yaktığı bugünü gençlere armağan etti. Çünkü onun için gençler milletimizin geleceği ve ümidiydi. Millî Mücadelenin ilk adımı, Atatürk’ün kendisini adadığı, bağımsızlığa sahip çıkacak olan gençler için de en özel simge oldu. Tıpkı çocuklar gibi gençlerin de O’nun için ayrı bir önemi vardı. Atatürk gençleri her zaman ülkenin ve cumhuriyetin koruyucusu ve ilerletici gücü olarak görmüştür.

Atatürk, Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri götürecek olanların, yabancı ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler olduğunu görmüştü. Bu nedenle de “gençlik” kavramı Atatürk için ayrı bir önem taşımaktadır. Atatürk gençlerden sık sık bahsederken, yaş sınırı dışında fikri olarak gençliği yani, fikirde yeniliği ifade etmiştir. O’nun şu sözü çok anlamlıdır: “Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir.”  (Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, Hazırlayan: Utkan Kocatürk, 3. Basım, Ankara 1984, s.76.)

Gazi Atatürk’ün gençlere emanet ettiği Cumhuriyetimizin geleceği için gençliğin temel meseleleri görülerek, gençlerin durumunu, problemlerini tespit etmek ve çözüm yolları aramak gerekir. Gençliğin milli ve manevi ruhla donanımlarının sağlanması toplum, millet ve devlet için önemlidir. Gençlerin, hür ama ilmî, sistematik ve belli değerler çerçevesinde düşünme gücüne, dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı ve çevre şuuru yerleşmiş fertler olmaları sağlanmalıdır. Toplumun varlığında sağlam bir gelişme ancak, gençliğin her türlü problemleri çözüldüğü zaman gerçekleşir. Değişim ve gelişim, toplumu maddi ve manevi açıdan dizayn edecek insanların beden ve ruh sağlığının gücüyle devletin gücü orantılı olacaktır…

Özgürlük meşalesi her an yanmaya, 19 Mayıs Millî mücadele ruhu ve Kuvay-ı Milliye iradesi insanlara ve insanlık tarihine, bizlere dersler vermeye devam edecektir. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran irade ve temellerini, onun örnek alınacak heyecanlı kuruluş ve kurtuluş mücadelesini çocuklarımıza, gençlerimize anlatmak ve duyurmak asli, milli ve tarihi bir görevimiz olmalıdır!

Millî mücadelenin 105. Yılında, 19 Mayıs’ı anar ve kutlarken, Cumhuriyetin Kurucusu, Millî Mücadelenin Önderi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve bu vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Gençlerimizin bayramını tebrik ediyor, gençlerimizin ve tüm vatandaşlarımızın özgürlük ruhunu en yükseklerde yaşatmaya devam edeceklerine umudumuzun ve inancımızın var olduğuna inanıyorum. 

Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında yaşanan zorlukları her zaman göz önünde tutarak, Atatürk’ün başlattığı Millî Mücadele ruhuna her alanda, her daim sahip çıkarak kutlamalıyız.

Millî değerlerin ışığında Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyeti’ni sonsuza dek koruma görevi emanet edilen Türk gençliğinin “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” kutlu olsun! Yaşasın Milli devlet, Yaşasın Millî Mücadele, Yaşasın Hürriyet, Yaşasın İstiklal!

 

 

 

 



You may also like

Yorum Bırakın

Hakkımızda

İlimle, hikmetle, akılla, tarihten ders alarak ve tüm insanlığı Uyanışa davet ediyoruz.
UYANIŞ, asırlardır darbelenen inleyen milletin derdine dil olmak için yola çıkan millet evlatlarının sesidir.

Hak ve Millet Davasının Sesi Uyanış Dergisi 2024

Are you sure want to unlock this post?
Unlock left : 0
Are you sure want to cancel subscription?
-
00:00
00:00
Update Required Flash plugin
-
00:00
00:00