Ev 8. Sayı Kur’an’ın haber verdiği üç sınıf insan

Kur’an’ın haber verdiği üç sınıf insan

Tarafından Hüseyin TOPTAŞ

Rabbimizin istediği şekilde kulluk vazifesini yapanlar, vahye ve nebevi haberlere uygun hayat yaşayanlar, salih amellerde öncü olanlar ayetin tarifiyle sâbikûn olanlar, mukarrabûn olanlar cennetin en üst makamında mükafatlandırılacaklardır. 

 

 

Allah (cc) Vakıa suresinde kıyameti “Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır.” (Vakıa 56/1-2) ayeti ile haber vermiştir. Vakıa suresinde bildirildiğine göre kıyametin kopmasıyla, insanlar üç gruba ayrılacak, üç grup halinde mahşer yerine getirilerek dünya hayatındaki amelleri değerlendirilecektir. Değerlendirme sonucunda bu gruplardan Rabbimizin istediği şekilde kulluk vazifesini yapanlar, vahye ve nebevi haberlere uygun hayat yaşayanlar, salih amellerde öncü olanlar ayetin tarifiyle sâbikûn olanlar, mukarrabûn olanlar cennetin en üst makamında mükafatlandırılacaklardır.  Mukarrabun olmadan imanlarını yaşayanlar da yine cennetin bir başka makamında ödüllendirileceklerdir. Amelleri ile cenneti hak etmeyenler ise cehennemde olacaktır.

Allah (cc) buyuruyor:

“Biri, amel defteri sağından verilenlerdir; ne mutlu o sağından verilenlere!”

“Diğeri amel defteri solundan verilenlerdir; ne bedbaht o solundan verilenler!”

“(İman ve amelde) öne geçenler ise (Ahirette de) öne geçenlerdir. İşte onlar (Allah’a) yaklaştırılmış kimselerdir.” (Vâkıa 56/8-10)

 

Bu ayetlerde bahsedilenlerin birincisi Ashab’ul Meymene’dir. Amel defterleri sağ taraftan verilenler, iman edenler, salih amel işleyen müminlerdir.

İkincisi Ashab’ul Meş’eme’dir. Amel defterleri sol tarafından verilenler iman etmeyerek ilahi emirlere karşı çıkanlar, tevhid inancından sapanlardır.

Üçüncü grup olarak bahsedilenler ise sâbikûn olanlardır. Allah’ın emrine tereddüt etmeden sarılanlar, İman ve amelde öne geçenlerdir. Şükürde, kullukta, takvada, teslimiyette en önde olanlardır. Allah’a en yakın olan, iman ve salih amelde ileri giden iman sahibi kişilerdir.

 

İman edenlerle imanlarını tavizsiz yaşayanlar farklı olarak zikredilmişlerdir. Bazı alimler bunların peygamberler olduğunu söyleseler de imanlarından taviz vermeyen, “Şüphesiz benim namazım da diğer ibadetlerim de yaşamam da ölümüm de âlemlerin Rabbi Allah içindir.” (En’am 6/ 162) anlayışı ile hayatlarını Rabbimizin emir ve yasaklarına göre tanzim eden müminlerdir. Bu üç sınıf insanın tanımı ve özellikleri bildirildikten sonra iman edenlere cennette verilecek mükafatlar ile iman etmeyenlerin cehennemde karşılaşacakları cezalar geniş olarak açıklanmıştır.

 

İmanda ve amelde önde olanların mükafatı

“(İman ve amelde) öne geçenler ise (Ahirette de) öne geçenlerdir. İşte onlar (Allah’a) yaklaştırılmış kimselerdir. Onlar, Naîm cennetlerindedirler. Onların çoğu öncekilerden, azı da sonrakilerdendir. Onlar, karşılıklı yaslanmış vaziyette mücevherâtla işlenmiş tahtlar üzerindedirler. Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır. (Bütün bunlar) işledikleri amellere karşılık bir mükâfat olarak (verilir.) Orada ne boş bir söz, ne de günaha sokan bir şey işitirler. Sadece “selam!”, “selam!” sözünü işitirler.” (Vâkıa 56/ 10-26)

Amel defteri sağdan verilenlerin mükafatı

“Amel defteri sağından verilenler; ne mutlu o sağından verilenlere! (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Şüphesiz biz onları (eşlerini) yepyeni bir yaratılışla yaratmışızdır. Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık. Bunların birçoğu öncekilerden, birçoğu da sonrakilerdendir.” (Vâkıa 56/27-40)

Amel defterleri soldan verilenlerin cezası

“Amel defteri solundan verilenler; ne bedbaht o solundan verilenler! Onlar, iliklere işleyen bir ateş ve bir kaynar su içindedirler. Ne serin ve ne de yararlı olan zifiri bir gölge içindedirler!.. Çünkü onlar, bundan önce (dünyada varlık içinde) sefahata dalmış ve azgın kimselerdi. Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı. Şöyle diyorlardı: “Sahi biz, ölüp de toprak ve kemik yığını haline gelmişken yeniden mi diriltilecekmişiz? “Evvelki atalarımız da mı?” De ki: “Şüphesiz öncekiler ve sonrakiler, mutlaka belli bir günün belli bir vaktinde toplanacaklardır.” Sonra siz ey haktan sapan yalanlayıcılar! Mutlaka (cehennemde) bir ağaçtan, zakkumdan yiyeceksiniz. Karınlarınızı ondan dolduracaksınız. Üstüne de o kaynar sudan içeceksiniz. Kanmak bilmez susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz. İşte ceza gününde onlara sunulacak ziyafet budur!” (Vâkıa56/ 41-56)

İman ehli ve İnkârcının ruhunu teslim ederken ki hali

Vakıa suresinin başında öncü olanların ve amel defteri sağdan verilenlerin nail olacakları nimetler haber verilmişti. Sure sonunda da ölmek üzere olan kişi iman ehli ise mükâfatı inkârcı ve küfür ehlinden ise azapları tekrar hatırlatılmıştır. Ölmek üzere ruhunu teslim edecek olan kişi Allah’a yakın olanlardan ise ona; Esenlik, hoş kokulu çiçekler ve bol nimetli cennetin onu beklediği bildirilir. Defteri sağdan verilecek olanlara da yine kendisi gibi amel defteri sağdan verilenlerin selamı iletilir. İnkarcılara ise kaynar sudan bir ziyafet ile cehennemin onu beklediği haber edilir. Ölüm anında kişi yaşantısındaki iman ve amele göre ya müjde ile ya da azap ile ruhunu teslim eder. Rabbimiz bu durumu da şöyle bildirir:

“Şayet o, Allah’a yakın olanlardan ise; Ona huzur, güzel nasip ve nimetlerle dolu cennet vardır. Eğer amel defteri sağından verilenlerden ise, (ona şöyle denir:) “Selâm sana ey hakkın ve erdemin yanında olmuş kişi!” Ama yoldan sapmış inkârcılardan ise; Onu da kaynar sudan bir ziyafet ve atılacağı cehennem ateşi beklemektedir! Şüphesiz bu kesin gerçeğin ta kendisidir.” (Vâkıa 56/ 88-95)

Önde olanlardan ve amel defteri sağdan verilenlerden olmak için imanı aksiyon haline getirmek gerekir. Aksiyon haline gelmeyen bir iman kelimei tevhid söyleminden ileriye gitmeyeceğinden hayata yansıması olmayacaktır.

Önde olanlardan olmak temenni ve duası ile…

22.2.2024

You may also like

Yorum Bırakın

Hakkımızda

İlimle, hikmetle, akılla, tarihten ders alarak ve tüm insanlığı Uyanışa davet ediyoruz.
UYANIŞ, asırlardır darbelenen inleyen milletin derdine dil olmak için yola çıkan millet evlatlarının sesidir.

Hak ve Millet Davasının Sesi Uyanış Dergisi 2024

Are you sure want to unlock this post?
Unlock left : 0
Are you sure want to cancel subscription?
-
00:00
00:00
Update Required Flash plugin
-
00:00
00:00