Ev 11. Sayı Tarihten Ders Almak

Tarihten Ders Almak

Tarafından Ali Osman TÜRKMEN

 

                                                                                                              Tarihi ‘tekerrür’ diye tarif ediyorlar;    
                                                                                                              Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?    

                                                                                             

 Tarihte yaşamış birçok milletin bir müddet sonra yıkılıp, yok olmasının sebepleri nelerdir? Varlığını bugüne kadar sürdürebilmiş milletler, bunu neye borçludur? Bunun tarihle belirlenmiş şartları var mıdır, hep birlikte görelim.

Varlığını sürdüren tarihin en köklü milletlerinden biri Büyük Türk Milletidir. Türk Milletinin M.Ö. 9 bin yıllarında devletinin var olduğu bilinmektedir. Büyük Türk Milleti şanlı tarihinde, hiçbir millete nasip olmayan 41 devlet, 33 beylik, 21 atabeylik, 16 imparatorluk ve de 10 cumhuriyet kurmuştur.

Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi, tarih tekrar ediyorsa, bu, yapılan hataların, yanlışların her zaman, her asırda benzer olmasındandır. Bu kanun şimdiki zaman içinde geçerlidir. Bakın bu konuda bazı ilim adamları ne diyor?

İbn-i Haldun tarihi ve gelecek günleri birbirine nasıl benzetiyor: “Geçmişler geleceğe, suyun suya benzemesinden daha çok benzer.

“Tarih bilmeyen siyasetçi, pusula okumayı bilmeyen kaptana benzer; ikisi de gemiyi karaya oturturlar.” (Cevdet Paşa)

Hocaların hocası Prof. Dr. Halil İnalcık ise tarih ve kültür hakkında şunları söylüyor: “Milletleri millet yapan tarihleri ve kültürleridir. Tarihsiz bir millet kişiliğini kaybetmiş bireye benzer.”                                                                                                         

“3000 yıllık geçmişinin hesabını yapamayan insan günübirlik yaşayan insandır.” (Johann Wolfgang Von Goethe)                                                                       

Tarihten Ders Alınmamıştır
Evet, ülkeyi yönetenler tarihten ders almış mıdır? Eğer gerekli dersler alınsaydı ikide bir Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti ekonomik, iktisadi, siyasi, tarihi, coğrafi, dini ve kültürel sorunlarla uğraşmazdı. Zira huzur içinde yaşamak Türk Milletinin en tabii hakkıdır. Atalar diyor ki; boş çuval ayakta durmaz. Ağaç kökünden yıkılır. Şimdilerde de kendi milletini, milliyetini inkâr eden, Türküm demeye utanan, dinini, dilini aşağılayan aşağılık kompleksine kapılmış tarih cahili canlılar bir hayli fazla… Bakın Dede Korkut, yöneten ve yönetilenleri tarih tekrar etmesin diye binlerce yıl önceden şöyle uyarıyor: El olma. Elin olma. Elden olma. El olan, elin olan, elini de, kolunu da, vatanını, bayrağını, dinini, namusunu ve dahi devletini kaybeder.

‘Kahpe içerden olunca kapı kilit tutmaz oğul!
Halk içinde bozgunculuk yapan haindir oğul!’                                                    

Devletler ve Milletler Neden Çöker, Yıkılır
Büyük Türk düşünürü ve yazarı Peyami Safa diyor ki; “Tarihinin sürekliliğini kaybeden bir millet, her şeyini kaybetmeye mahkûmdur. Yabancı tesir ve müdahalelere, yabancı korumaya hazır ve muhtaç bir halde, önce bağımsızlığını sonra da bütün milli şahsiyetini ve varlığını kaybeder.”                                                                        

İnancına, değerlerine, kültürüne, tarihine, güzel ahlakla, adil, dürüst ve birlik içinde yaşamış milletler, kendilerine hayat veren ideallere sahip çıkarak varlıklarını on binlerce yıldır sürdürmüşlerdir.                                                                                           

Geçmişini, tarihini bilmeyen bir toplum veya nesil, ruhsuz bir beden gibidir. II. Sultan Abdülhamit Han da diyor ki; “Tarih değil, hatalar tekerrür ediyor.”                           

Türk Milleti için ibret alınacak en büyük örnek Orhun Yazıtları’dır. Bilge Kağan anıtta Türk Milletini şu cümlelerle uyarıyor: “Bilgisiz kağan oturmuştur, kötü kağan oturmuştur. Buyruğu da bilgisizmiş tabi, kötü imiş tabi. Beyleri, milleti ahenksiz olduğu için, aldatıcı olduğu için, Çin milleti hilekâr ve sahtekâr olduğu için, küçük kardeş ve büyük kardeşi birbirine düşürdüğü için, bey ve milleti karşılıklı çekiştirttiği için, Türk Milleti il yaptığı ilini elden çıkarmış, kağan yaptığı kağanını kaybedivermiş. Çin milletine beylik, erkek evlâdını kul kıldı, hanımlık kız evlâdını cariye kıldı. Türk beyler Türk adını bıraktı. Çinli beyler Çin adını tutarak, Çin kağanına itaat etmiş. Elli yıl işi gücü vermiş.”
Düşmanın adı, şanı, rengi, cins, cibilliyeti, yaşadığı zaman değişmiş ama Türk milletine düşmanlıkları asla değişmemiştir. O dönem Çin idi. Bugün yine Çin, Rusya, ABD, AB ve İngiltere… Ve onların içimizden satın aldıkları Truva atları.                

Atilla İlhan açıklamaları “Türkiye’nin bir hain kontenjanı var, bu nüfusun yüzde 10’udur. Türk aydını dediğimiz kişi, Batı’nın manevi ajanıdır. Eğitim, savunma ve ekonomi millî olmalıdır, olmazsa Sevr gelir. Batı diye bir şey yoktur. Bu hayali bir kavramdır. Türkiye’de basın Türk değildir.” şeklinde özetlenebilecek açıklamalarının her biri bir ders ve belge niteliğindedir.” (Hulki Cevizoğlu, Ceviz Kabuğu Programı, Star Televizyonu, 06 Şubat 2004)                                                                          

Roma İmparatorluğunu Yıkan Kavimler Göçü, ahlaksızlık, rüşvet, fuhuş…  Doğu’dan Batı’ya hareket eden Hun Türk akıncıları, Avrupalıların barbar dediği 45 kavmi önüne katarak (Bulgarlar, Slavlar, Anglo-Saksonlar, Franklar, Burgontlar, Lombardlar, Gotlar, Gebidler Vandallar ve Cermenler) Roma ülke sınırlarına kadar sürer. Bu göçler Roma İmparatorluğu topraklarını altına üstüne getirir. Dünya ve Avrupa’nın siyasi, kültürel, demografik, ekonomik, etnik ve sosyal yapısını değiştiren Kavimler Göçü tüm hızıyla ve yıkıcılığı ile devam eder. Peki, bu şartlarda Roma İmparatorluğu nelerle meşguldür?                                                                            

Ekonomi çökmüş, halk ağır vergiler altında eziliyor. İç çekişmeler, ayaklanmalar son safhada, dini çatışmalar devam ediyor. Ahlaksızlık, rüşvet, fuhuş oldukça yaygın hale gelmiş. Bir de o dönemde çok güçlü olan Hun Hakanı Atilla ve Sasanilerle uğraşmak zorundalar.                                                                                                     

Sümerlerin Hazin Sonu
Sümerler günümüzden 7-8 bin yıl önce Mezopotamya’ya yerleşerek yüksek bir uygarlık kurmuşlardı. Kurdukları uygarlıkta rahat ve rehavet içinde yaşıyorlardı. Yıkılışlarından 100-150 yıl kadar önce, yani günümüzden 4500 yıl önce Arabistan içlerinden Akad diye adlandırdıkları kavmin insanları Sümer kentlerinde çalışmak için akın akın gelmeye başlarlar.                                                                                       

Bir kısım Sümerler bunlara karşı çıksa da diğerleri ucuz ve kolay işçilik ve köle gözüyle baktıklarından göz yumarlar. 150 yıl içinde işler değişir, Akatlar kentleri yakıp yıkar, Sümerleri öldürür ve sonra iktidarı ele geçirirler. Ve Sümer devleti yıkılır, Akadlar, Sümer uygarlığının üstüne oturur. (Muzazzez İlmiye Çığ, Sümerolog)

Sümerlerin son günlerinde bir bilge kil tablete şöyle yazar: “Fark edemedik, geç kaldık. Aman tanrım bu vahşiler hepimizi yok edecek. Tanrım bizi affet. Bizden sonra gelenler bunları okursa belki ders alır. Geçmişini bilmeyeni gelecek; topa tutar.”    

İbni Haldun ve Mukaddime
Sosyolog, filozof, siyaset ve devlet adamı olan İbni Haldun Tunus’ta doğmuştur (1332 – 1406), İbni Haldun, modern tarih yazımının, sosyolojinin ve iktisadın öncülerinden kabul edilen 14. yüzyıl düşünürü, devlet adamı ve tarihçisidir.                                 

“Devlet doğal olarak iktidardakileri zengin ve gösterişli yaşam sürmeye sürükler. İktidarda yaşam imkânları çoğalır, yaşam koşulları değişir. Egemenlerin dağıttıkları ücret ve ödüllere ilişkin giderleri artar. Zamanla gelirler, giderleri karşılayamaz olur.”                 

İbn-i Haldun’a Göre Bir toplumun Çöküş Belirtileri:
1-Dayanışmanın yok olması,                                                                                             

 2-Üretimin zayıflaması,                                                                                                  

3-Tüketim çılgınlığı,                                                                                                       

4-Vergiler

5-Liyakatsizlik olması,                                                                                                

6-Adaletsizlik,                                                                                                              

7-Umutların kırılması,                                                                                                        

8-Göçün hızlanması,

9-İblisane gurur ve kibir,                                                                                                    

10-Gösteriş, riyakârlık ve yalakalık.

2022’de kaybettiğimiz, Yeniden Milli Mücadele Hareketinin ve Millet Partisi’nin kurucu genel başkanı rahmetli Bilge Lider Aykut Edibali de şunları söyler:
“Türkiye neden önemlidir? Çünkü İslam dünyasının özetidir, ruhudur, manasıdır, kalbidir ve beynidir. Onun için Türkiye’yi gözümüz gibi korumak, her Türk’ün, her T.C. vatandaşının, kavmi, kökeni ne olursa olsun; her Arnavut’un, her Boşnak’ın, her Kürt’ün, her Çerkes’in, her Müslümanım diyenin, Türkiye’yi koruması şarttır. Türk vatandaşı olma kabulü, başka din ve kavimlerden olanların kendi inançlarını, ibadetlerini ellerinden almaz ve herhangi bir köken kabulünü inkara mecbur etmez. Türk vatandaşı olmak onuru; Türkiye Cumhuriyeti kimliği hepimizin müşterek zenginliğidir.”                                                                                                              

16 bin yıldır Anadolu topraklarında yaşayan Büyük Türk Milleti, Muhteşem Türkiye’yi kuracak; varlığını, birliğini, dirliğini ve iriliğini sonsuza kadar sürdürecektir.

 

You may also like

Yorum Bırakın

Hakkımızda

İlimle, hikmetle, akılla, tarihten ders alarak ve tüm insanlığı Uyanışa davet ediyoruz.
UYANIŞ, asırlardır darbelenen inleyen milletin derdine dil olmak için yola çıkan millet evlatlarının sesidir.

Hak ve Millet Davasının Sesi Uyanış Dergisi 2024

Are you sure want to unlock this post?
Unlock left : 0
Are you sure want to cancel subscription?
-
00:00
00:00
Update Required Flash plugin
-
00:00
00:00